Suriye'deki önemli muhalif aktörlerden biri olan Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ), son birkaç gün içinde Halep'e yönelik gerçekleştirdiği saldırılarla büyük bir propaganda operasyonu başlattı. HTŞ, geçmişteki radikal eylemleri ve şiddet içeren görüntülerinin aksine, sivillere saygılı davranan, çocuklara çikolata dağıtan ve esir aldığı askerleri kafa kesmeden tutuklayan bir imaj sergileyerek dikkatleri üzerine çekti. 2016 yılında El Kaide'den ayrılan örgüt, imaj değişikliği ile yeni bir yön almayı amaçlıyor.

HTŞ'nin son dönemdeki taktiklerinde önemli bir değişim göze çarpıyor. Geçmişte El Kaide'ye bağlı bir yapı olarak bilinen grup, artık daha ılımlı bir yaklaşım sergileyerek cihatçı söylemlerden uzak duruyor ve daha fazla Suriyeliye hitap etmeyi amaçlıyor. BBC Editörü James Bowen, örgütün son yıllarda katı cihatçı ideolojiden uzaklaştığını ve tarafsız bir dil kullanarak radikal dini söylemlerden kaçındığını belirtti. Bowen, HTŞ'nin bu yaklaşımıyla Suriyelilere, rejime karşı ortak bir isyancı hareketi sunduğunu ifade etti.

YENİ SALDIRI TAKTİĞİ: DRONLARLA STRATEJİK VURUŞLAR

HTŞ'nin son saldırılarında, örgütün silah ve malzeme yönünden oldukça iyi donanımlı olduğu dikkat çekti. Özellikle insansız hava araçlarının (drone) etkin bir şekilde kullanılması, örgütün saldırılarında farklı bir boyut kazandırdı. Çatışma alanlarında, HTŞ'nin Sovyet yapımı tankları ve askeri havaalanlarına saldırılar düzenlediği görülüyor. Geçmişte İŞİD tarafından da kullanılan drone taktiği, bu sefer HTŞ tarafından daha verimli bir şekilde uygulanıyor. Dronlar, Suriye ordusuna karşı ciddi kayıplar verdiriyor.

Örgüt elemanlarının gece görüş gözlükleriyle donatıldıkları ve videolar aracılığıyla propaganda yaptıkları da dikkat çeken bir diğer unsur. HTŞ, sosyal medya üzerinden yayınladığı videolarla, savaşın her aşamasını takipçilerine aktarıyor. Bu yöntem, örgütün propaganda gücünü artırırken, aynı zamanda daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağlıyor.

HTŞ LİDERİ KİMDİR

HTŞ lideri Ebu Muhammed el-Golani, örgütün imajını değiştirmeye yönelik politikalarını sürdürüyor. 2016'da El Kaide ile olan bağlarını keserek adını Fetih el-Şam Cephesi olarak değiştiren Golani, bu adımı bir imaj değişikliği olarak sunmuştu. Örgüt, daha sonra Hayat Tahrir el-Şam ismini alarak bir dizi yeni grupla birleşti. Golani'nin imaj değiştirme çabaları, sadece stratejik değil, aynı zamanda ideolojik bir dönüşümü de işaret ediyor. Özellikle radikal görüşlere sahip olmayan gruplara baskı yaparak kendisini daha ılımlı bir lider olarak sunmaya çalışıyor.

Golani'nin Suriye'deki Hristiyanlara yönelik ilk ayini gerçekleştirme izni vermesi de, bu ılımlı yaklaşımın bir parçası olarak değerlendirilmekte. Savaşçıları, geçmişteki şiddet eylemlerinin aksine, sivillere karşı daha saygılı bir tavır sergiliyor. Bu yeni yönelim, HTŞ'nin sadece askeri değil, aynı zamanda psikolojik savaşta da başarılı olmayı hedeflediğini gösteriyor.

HTŞ'NİN PROPAGANDA STRATEJİSİ

HTŞ, sosyal medyayı etkin bir şekilde kullanarak propaganda yapmayı sürdürüyor. Örgüt, sürekli olarak video ve görsel içerikler paylaşarak, dünya genelinde büyük bir etki alanı oluşturuyor. Esir alınan askerlerin görüntülerinin yanı sıra, sivillere çikolata dağıtan militanların görüntüleri de örgütün “ılımlı” imajını pekiştirmeyi hedefliyor. Bu propaganda stratejisi, HTŞ'nin halk arasında daha fazla destek bulmasını sağlayabilir.

Sonuç olarak, HTŞ'nin son dönemde uyguladığı yeni taktikler ve imaj değişikliği, Suriye'deki savaşın gidişatını etkileyebilir. Özellikle propaganda ve drone kullanımı gibi unsurlar, örgütün gücünü artırmasına olanak tanıyabilir. Bu gelişmeler, bölgedeki diğer grupların da aynı yöntemleri benimsemesine yol açabilir.